15 Ağustos 2008 Cuma
Karşı Kaldırım
Kayserilinin biri kaldırımda yürürken karşıdan gelene sormuş: "kardeş, karşı kaldırım neresi" diye adamda karşı tarafı göstererek "orası" emiş. Kayserili bu kez" olurmu abicim, oraya geçip soruyorum burayı göteriyorlar" demiş.
Malum
Kayserilinin biri kumarbazmış, bir gün her şeyini kaybetmiş, elinde bir eşek kalmış...Önce sol ön, sonra sağ ön, daha sonra, arka sol, her üc ayağa da zar atmış, kaybetmiş, sıra dördüncü ayağa gelmiş, tam o sırada eşek
hazin hazin anırmaya baslayınca, Kayserili :
-Vah karagözlüm vah!, demiş.
-Sana da mı malum oldu!
hazin hazin anırmaya baslayınca, Kayserili :
-Vah karagözlüm vah!, demiş.
-Sana da mı malum oldu!
Tüccar oğlu
kayseri ilköğretimine yeni tayin olan öğretmen sınıftaki çocuklara basit sorular sorup çocuklara ısınmaya çalışıyormuş.
birkaç öğrenciye sorduktan sonra babası tüccar olan birisine sıra gelmiş .
söyle baalım mustafa ;iki kere iki kaç edrer,
mustafa düşünmüş ,düşünmüş, tamam demiş.
öğretmenim bunu; alaceez mi? yoksa satacaz mı?
birkaç öğrenciye sorduktan sonra babası tüccar olan birisine sıra gelmiş .
söyle baalım mustafa ;iki kere iki kaç edrer,
mustafa düşünmüş ,düşünmüş, tamam demiş.
öğretmenim bunu; alaceez mi? yoksa satacaz mı?
Övünmek gibi olmasın
bir gün bir adam haydarpaşaya gitmek için bir başka adama yolu sorar ve dier adam:
-bende haydarpaşaya gidiyorum gelin götüreyim benle gelin, der
yolda gelirken bunlar konuşmaya başlar adres soran adam nerelisiniz bayım der ve diğer adam
-nevşehir ya siz
-bende kırşehirliyim, der
yolun sonu gelir bunlar ayrılırken adam:
-beni şurda kayserili hasan diye kime sorsanız bilirler
-sen, ben nevşehirliyim demiştinyaa?
-dedim ama övünmek gibi olmasın diye nevşehirliyim dedim
-bende haydarpaşaya gidiyorum gelin götüreyim benle gelin, der
yolda gelirken bunlar konuşmaya başlar adres soran adam nerelisiniz bayım der ve diğer adam
-nevşehir ya siz
-bende kırşehirliyim, der
yolun sonu gelir bunlar ayrılırken adam:
-beni şurda kayserili hasan diye kime sorsanız bilirler
-sen, ben nevşehirliyim demiştinyaa?
-dedim ama övünmek gibi olmasın diye nevşehirliyim dedim
Ağır mı hafif mi?
Kayseri li kitapçıya girer bilgiç bilgiç,
-"Bana bir roman lazım.
Tezgahtar sormuş:
Efendim ağır mı olsun hafif mi?
Kayseri li:
Farketmez canım.Nasıl olsa arabam dışarıda
-"Bana bir roman lazım.
Tezgahtar sormuş:
Efendim ağır mı olsun hafif mi?
Kayseri li:
Farketmez canım.Nasıl olsa arabam dışarıda
Kayserili kanı
Kayseriye gelen bir Amerikalı aniden rahatsızlanır ve hastaneye kaldırılır. Çeşitli muayenelerden sonra kan verilmesi icab eder. Anonsla kan aranmaktadır.
Bunu duyan bir Kayserili kan vermek üzere hastaneye gider. Bin dolara bir ünite kan vermeyi kabul eder. Kanı verir ve parayı alır. Bir saat sonra yeniden kan gerekir, Kayserili yine kan verir bu sefer Amerikalı beş yüz dolar teklif eder.
Kayserili ise aynı ünite kana bin dolar vermişken şimdi neden beş yüz dolar veriyorsun deyince, Amerikalının cevabı ilginç olur.
- Çünkü, artık bende bir Kayserili kanı taşıyorum, istenenin yarısını veririm.
Bunu duyan bir Kayserili kan vermek üzere hastaneye gider. Bin dolara bir ünite kan vermeyi kabul eder. Kanı verir ve parayı alır. Bir saat sonra yeniden kan gerekir, Kayserili yine kan verir bu sefer Amerikalı beş yüz dolar teklif eder.
Kayserili ise aynı ünite kana bin dolar vermişken şimdi neden beş yüz dolar veriyorsun deyince, Amerikalının cevabı ilginç olur.
- Çünkü, artık bende bir Kayserili kanı taşıyorum, istenenin yarısını veririm.
Muavin bey
iki kayserilli bir otobüs firmasında çalışmaya başlarlar. biri muavin biri şöfor olur.müsterilerden biri :
-Muavin bey bakar mısınız bir fincan çay alabilir miyim der. kayserili muavin tabi efendim buyrun der getirir.
2 dk sonra kadın tekrar
- muavin bey ben bir fincan çay daha alabilir miyim der
muavin tekrar getirir buyrun efendim der.
aradan 5dk geçer kadın tekrar
_muavin bey muavin bey size zahmet olacak ama benbir çay daha alabilir miyim der.
bunun üzerine muavin
-ne demek efendim ne demek görevimiz *ike *ike yapacaz der
bunun üzerine kadın avaz avaz bagarmaya başlar
Şoför bey muavin bana küfür etti diye bunun üzerine şoför arkasını döner
_ulan mahmut am.na kodmn oğlu müşteriye saygılı olsana lan der!!!!
-Muavin bey bakar mısınız bir fincan çay alabilir miyim der. kayserili muavin tabi efendim buyrun der getirir.
2 dk sonra kadın tekrar
- muavin bey ben bir fincan çay daha alabilir miyim der
muavin tekrar getirir buyrun efendim der.
aradan 5dk geçer kadın tekrar
_muavin bey muavin bey size zahmet olacak ama benbir çay daha alabilir miyim der.
bunun üzerine muavin
-ne demek efendim ne demek görevimiz *ike *ike yapacaz der
bunun üzerine kadın avaz avaz bagarmaya başlar
Şoför bey muavin bana küfür etti diye bunun üzerine şoför arkasını döner
_ulan mahmut am.na kodmn oğlu müşteriye saygılı olsana lan der!!!!
Uyanık Kayserili
birgün kayserili ahmet sumak satmak için yola çıkar. sumak tabi o zamanlar bu kadar meşhur değil. bizim kayserili düşünür düşünür nasıl satacaz bu sumağı diye. 7-8 tane adam bulur, onlara para verir.
şu karşıdaki markete gidin sumak varmı diye sorun der. adamlar markete giderler işittiklerini aynen yaparlar. marketçi şaşırır sumak ne diye. bu soruyu iki gün sorarlar.
üçüncü gün bizim kayserili markete gider ve müdürüyle tanışır. ben kayseriden sumak tüccarı ahmet bulur. adam şaşırır ve birden atılır der bu günlerde çok soruyorlar bu sumağı neyde kullanılır diye sorar.
bizim kyserili başlar anlatmaya başta mantıda, makarnada, turşuda vs.adam ooo der bu sumak baya marifetliymiş. bundan ilk etapta 100 paket ister. kayserili malı teslim eder.
ertesi gün başka adamlarla aynı marketteki bütün sumakları aldırır. müdür şaşırır bu sumak bayağı satılıyor. derhal kayseriliyi arayıp bir kamyon yıkmasını söyler.
kayserili malı getirir ve parasını alır ve gider. :) hehehe!
şu karşıdaki markete gidin sumak varmı diye sorun der. adamlar markete giderler işittiklerini aynen yaparlar. marketçi şaşırır sumak ne diye. bu soruyu iki gün sorarlar.
üçüncü gün bizim kayserili markete gider ve müdürüyle tanışır. ben kayseriden sumak tüccarı ahmet bulur. adam şaşırır ve birden atılır der bu günlerde çok soruyorlar bu sumağı neyde kullanılır diye sorar.
bizim kyserili başlar anlatmaya başta mantıda, makarnada, turşuda vs.adam ooo der bu sumak baya marifetliymiş. bundan ilk etapta 100 paket ister. kayserili malı teslim eder.
ertesi gün başka adamlarla aynı marketteki bütün sumakları aldırır. müdür şaşırır bu sumak bayağı satılıyor. derhal kayseriliyi arayıp bir kamyon yıkmasını söyler.
kayserili malı getirir ve parasını alır ve gider. :) hehehe!
Ayak Uydurmaca
Kayserili zengin, ölüm dösegindeymis. <<>> diyerek ogullarini kizlarini basina topladiktan sonra ögüt vermis:
- Evlatlarim, size son sözüm: Devlet calgi, siz cengi... Ayak uydurmaya bakin!
- Evlatlarim, size son sözüm: Devlet calgi, siz cengi... Ayak uydurmaya bakin!
Çiftçi
İki tane çiftçi, biri Adanalı, diğeri Kayserili, sohbet ederken, tabi haliyle zenginlikleriyle övunecekler... Adanalı başlamış :
-Bizim orda sabah günes doğmadan biniyoruz arabaya, akşam oluyo biz hala çiftliğin öteki ucuna yetişemiyoz, demiş... Kayserili de demiş ki :
-Yav bizim de vardı öyle bir arabamız ama geçenlerde satıp yeni modelini aldık....
-Bizim orda sabah günes doğmadan biniyoruz arabaya, akşam oluyo biz hala çiftliğin öteki ucuna yetişemiyoz, demiş... Kayserili de demiş ki :
-Yav bizim de vardı öyle bir arabamız ama geçenlerde satıp yeni modelini aldık....
Tek dilek
gözleri görmeyen, bekar ve fakir kayseri'liye bir cin çikagelmis.
benden bir sey dile yerine getirecegim demis.
" kayseri'li düsünürken cin sormus:
"gözlerini mi istersin, zenginlik mi istersin, evlenmek mi istersin?
kayserili: 'oglumu altinlarimi sayarken görmek istiyorum' demis.
benden bir sey dile yerine getirecegim demis.
" kayseri'li düsünürken cin sormus:
"gözlerini mi istersin, zenginlik mi istersin, evlenmek mi istersin?
kayserili: 'oglumu altinlarimi sayarken görmek istiyorum' demis.
Guş
Kayserili, büyüksehre gelen bir vatandasimiz çevreyi seyrederken havada bir kuş sürüsü görmüs ve öylesine mirildanmis:
-Vay be! Guslara bah. Ne güsel de uçuyorlar..
O sirada yaninda duran bir bayan seslenmis
-Onlar gus degil, kuş!
Bizim ki de mirildanmis yine, saskinlikla:
-Alla Alla, amma da guşa benziyorlardi halbuki..
-Vay be! Guslara bah. Ne güsel de uçuyorlar..
O sirada yaninda duran bir bayan seslenmis
-Onlar gus degil, kuş!
Bizim ki de mirildanmis yine, saskinlikla:
-Alla Alla, amma da guşa benziyorlardi halbuki..
Sana İlişmezler
Münasebetsizin biri Kayseriliye sormuş:
-Yahu...siz eşşek etinden pastırma yaparmışınız, öyle mi?
Kayserili cevabı yapıştırmış :
-Kayseriye gideceksen hiç merak etme, sana ilişmezler.
-Yahu...siz eşşek etinden pastırma yaparmışınız, öyle mi?
Kayserili cevabı yapıştırmış :
-Kayseriye gideceksen hiç merak etme, sana ilişmezler.
Yemekten Sonra
Ev sahibi kadın Kayseriliye sorar
-Çay mı içersiniz, Kahve mi.
Kayserili ise şu cevabı verir
-Çayı şimdi içelim de, kahveyi yemekten sonra.
-Çay mı içersiniz, Kahve mi.
Kayserili ise şu cevabı verir
-Çayı şimdi içelim de, kahveyi yemekten sonra.
Üç Kafadar
Üc Kayserili kafadar bir gün ormanda gezintiye cikmislar ve orada kaybolbuslar.Havada iyide kararmis.Bu arada uzakda bir isik görmüsler ve oraya dogru yol almislar.
Oraya varmislar ve kapiyi calmislar.
Karsilarina aksi bir adam cikmis.
"Amca bizi bu aksam misafir edebilirmisin,yolumuzu kaybettik"
demisler.
Adam bi bakmis bunlarin biri kel,biri kör,biride topal.
"Tamam sizi misafir ederim ama sen kel kafani kasimayacan,sen kör gözünü silmeyecen,sen topal ayagini uzatmayacan. yoksa misafir etmem"demis aksi adam.
Bizim kafadarlar caresiz kabul etmisler ve iceriye girmisler.Kel artik dayanamamis ve bir care bulmus.
"Benim babam kalayci idi"demis."tencereleri böyle tutarak kalaylardi "diyerek kafasini bir güzel kasimis.
Bu arada kör ise "benim babamda okcu idi " demis ve "oku atmadan önce böyle terini silerdi "demis ve "bu arada gözünü silmis"ve oda kurtulmus.
Topal ise ayagini uzatarak "Yalanciya bu girsinmi"
Oraya varmislar ve kapiyi calmislar.
Karsilarina aksi bir adam cikmis.
"Amca bizi bu aksam misafir edebilirmisin,yolumuzu kaybettik"
demisler.
Adam bi bakmis bunlarin biri kel,biri kör,biride topal.
"Tamam sizi misafir ederim ama sen kel kafani kasimayacan,sen kör gözünü silmeyecen,sen topal ayagini uzatmayacan. yoksa misafir etmem"demis aksi adam.
Bizim kafadarlar caresiz kabul etmisler ve iceriye girmisler.Kel artik dayanamamis ve bir care bulmus.
"Benim babam kalayci idi"demis."tencereleri böyle tutarak kalaylardi "diyerek kafasini bir güzel kasimis.
Bu arada kör ise "benim babamda okcu idi " demis ve "oku atmadan önce böyle terini silerdi "demis ve "bu arada gözünü silmis"ve oda kurtulmus.
Topal ise ayagini uzatarak "Yalanciya bu girsinmi"
3 Oğul
Kayserili bir adam varmış adamın 3 oğlu varmış adam kahvede oturmuş oğullarından söz ediyormuş
-1.en büyük olan oğlunum istanbulda şu fabrikanın sahibi 50 tirilyon parası var demiş
-2.ortancı oğlunum ankarada şu fabrikanın sahibi 40 tirilyon parası var demiş
-3.en küçük oğluna gelmiş sıra adam oğluma şöyle bir bakarak bunun kafası çalışmadı okudu doktor oldu demiş
-1.en büyük olan oğlunum istanbulda şu fabrikanın sahibi 50 tirilyon parası var demiş
-2.ortancı oğlunum ankarada şu fabrikanın sahibi 40 tirilyon parası var demiş
-3.en küçük oğluna gelmiş sıra adam oğluma şöyle bir bakarak bunun kafası çalışmadı okudu doktor oldu demiş
Savaş Hilesi
Trabzonlularla kayserililer savaş yapıyorlarmış. kayserililer trabzonlularda temelle dursun çoktur diyip bağırıyorlarmış kalkanı vuruyorlarmış bizim temelle dursunun da bu aralar kulakları pek duymazmış. o yüzden trabzon ordusunda tek temelle dursun onlar kalmış. dursun demişki bizde ahmet diyelim kalkanı vuralım mehmet diyelim kalkanı vuralım demişler bağırmaya başlamışlar ama kimse kalkmamış . bu arada temelde yerde 500.000TL bulmuş ve cömert davranarak ha bu 500.000TL kimundur daa diye bağırmış ve herkez ayağa kalkınca kayserililerin hepsi vurulmuşlar.
Pazarlık Payı
Küçük Kayseriliye hocasi sormus :
- Alti kere alti?
- Otuz dokuz.
- Otur, sifir.
Arkadasi sorar :
- Bildigin halde neden otuz dokuz dedin?
- Pazarlik edecektim, anlamadi...
- Alti kere alti?
- Otuz dokuz.
- Otur, sifir.
Arkadasi sorar :
- Bildigin halde neden otuz dokuz dedin?
- Pazarlik edecektim, anlamadi...
Müjde
Kayserili İki kardeş o yaz "Haki" renginin moda dünyasını kasıp kavuracağı haberini alırlar. Bunun üzerine piyasada ne kadar haki renk kumaş varsa hepsini satın alırlar..Sezon geldiğinde, satış yapmayı beklerlerken bir parça bile kumaş satamazlar.. batmak üzereler... bunun üzerine bölgedeki askeriye için bir komutan üniforma diktirmek ister bunun içinde haki renk kumaş gerekir... anlaşırlar.. Komutan derki
-"Yarın size saat 12:30'a kadar telgraf çekmezsem siparişimi vereceğim."
Saat 12:29'da kardeşlere bir telgraf gelir.. bunun üzerine diğer kardeş zarfı telaşla açar ve sevinçle haykırır;
-"Müjde kardeşim baban ölmüş!!"
-"Yarın size saat 12:30'a kadar telgraf çekmezsem siparişimi vereceğim."
Saat 12:29'da kardeşlere bir telgraf gelir.. bunun üzerine diğer kardeş zarfı telaşla açar ve sevinçle haykırır;
-"Müjde kardeşim baban ölmüş!!"
Vasiyet
Kayserili bircimri kişi ölümü yaklaşınca oğullarını yanına çağırır. Üç oğluna da vasiyette bulunur. Ben ölünce hepinizin mezarıma tek tek birer milyar koymanızı istiyorum der. Adam öldükten sonra sırayla 1. ve 2. oğlu mezara gider ve birer milyar parayı mezara koyarlar daha sonra babası gibi parayı seven 3. oğlu da mezara gider ve mezardaki paraları alır yerine babası adına bir 3 milyarlık çek koyar...
Bilmece
Kayserili, trende yolculuk etmekte... Karsisinda oturan zatla tanisir. Dereden tepeden konusurlarken:
- Gel seninle birbirimize bilmece soralim, der. Önce ben sorayim; bilirsen ben sana bin lira veririm. Bilemezsen 10 bin lirani alirim. Sonra sen bana sorarsin; bilirsem 10 bin lirani alirim, bilemezsem bin lira veririm.
- Tamam, der Sor bakalim.
- Söyle öyleyse: Üc ayakli hayvan nerde yasar?
Öteki yolcu düsünür, bilemez:
- Al 10 bin lirayi. Simdi ben de sana ayni soruyu soruyorum: Üc ayakli hayvan nerde yasar?
Kayserili, hic düsünmeden, aldigi 10 bin liranin bin lirasini geri verir:
- Al su bin lirayi. Ben de bilmiyorum.
- Gel seninle birbirimize bilmece soralim, der. Önce ben sorayim; bilirsen ben sana bin lira veririm. Bilemezsen 10 bin lirani alirim. Sonra sen bana sorarsin; bilirsem 10 bin lirani alirim, bilemezsem bin lira veririm.
- Tamam, der Sor bakalim.
- Söyle öyleyse: Üc ayakli hayvan nerde yasar?
Öteki yolcu düsünür, bilemez:
- Al 10 bin lirayi. Simdi ben de sana ayni soruyu soruyorum: Üc ayakli hayvan nerde yasar?
Kayserili, hic düsünmeden, aldigi 10 bin liranin bin lirasini geri verir:
- Al su bin lirayi. Ben de bilmiyorum.
Erciyes
Yıllarca Kayserililer ile ermeniler birlikte yaşamışlardır. Birbirleriyle sıkı münasebetlerinin fazla olduğu yıllarda, bir kayserili, ermeni arkadaşından borç para ister. Ermeni arkadaşı ne zaman ödeyeceğini sorar. Kayserili:
-"Şu Erciyes Dağı'nın karı eriyince borcumu öderim."
Ermeni, bir yıl bekler. Kayseriliden ses yoktur. Gider yanına ve alacağını ister. Kayserili, Erciyes'i gösterir ve daha üzerinde kar olduğunu söyler. Bir süre sonra ermeni, kayserilinin oyununa geldiğini anlar. Bunu içine sindiremez. Artık karar vermiştir ve o da bir başka kayseriliyi kandıracaktır. Gider bir arkadaşına ve borç ister. Kayserili ne zaman ödeyeceğini sorar ve o da aynı cevabı verir:
-" Erciyes'in karı eriyince"
"Pekiyi" der kayserili. Aradan bir yıl geçer ve kayserili hemşerim alacağını istemek için ermeniye gider. Ermeni vatandaşımız bu durumu beklediği için çok rahat bir tavırla Erciyes'i gösterir ve hâlâ karın erimediğini söyler. Kayserilinin de cevabı hazırdır:
-"O gördüğün kar, bu yılın karı. Geçen yılın karı çoktaaaan eridi"
Ermeni ne yapacağını şaşırır ve çaresiz borcunu öder.
-"Şu Erciyes Dağı'nın karı eriyince borcumu öderim."
Ermeni, bir yıl bekler. Kayseriliden ses yoktur. Gider yanına ve alacağını ister. Kayserili, Erciyes'i gösterir ve daha üzerinde kar olduğunu söyler. Bir süre sonra ermeni, kayserilinin oyununa geldiğini anlar. Bunu içine sindiremez. Artık karar vermiştir ve o da bir başka kayseriliyi kandıracaktır. Gider bir arkadaşına ve borç ister. Kayserili ne zaman ödeyeceğini sorar ve o da aynı cevabı verir:
-" Erciyes'in karı eriyince"
"Pekiyi" der kayserili. Aradan bir yıl geçer ve kayserili hemşerim alacağını istemek için ermeniye gider. Ermeni vatandaşımız bu durumu beklediği için çok rahat bir tavırla Erciyes'i gösterir ve hâlâ karın erimediğini söyler. Kayserilinin de cevabı hazırdır:
-"O gördüğün kar, bu yılın karı. Geçen yılın karı çoktaaaan eridi"
Ermeni ne yapacağını şaşırır ve çaresiz borcunu öder.
Kayserili
birgun adamin biri bir otele gitmis...
otelde aksam yemegi yerken garson yanina yaklasmis
.sormus bir emriniz varmidir diye. garson okadar guzel sormuski adamin dikkatini cekmis
o anda adam sormus garsona,
* nerelisin?
bizim garson .hemen cevap vermis,
- kayseriliyim.
* kacsenedir bu otelde calisiyorsun?
bizim kayserili hemen cevap vermis,
- onsenedir..
* onsenedir bu otelde calisiyorsun?
oteli hale uzerine geciremedinmi?
bizim kayserili derin bir nefes cekmis,
-ah sorma dayi sorma...bu otelin sahibide kayserilide ondan geciremedim demis
otelde aksam yemegi yerken garson yanina yaklasmis
.sormus bir emriniz varmidir diye. garson okadar guzel sormuski adamin dikkatini cekmis
o anda adam sormus garsona,
* nerelisin?
bizim garson .hemen cevap vermis,
- kayseriliyim.
* kacsenedir bu otelde calisiyorsun?
bizim kayserili hemen cevap vermis,
- onsenedir..
* onsenedir bu otelde calisiyorsun?
oteli hale uzerine geciremedinmi?
bizim kayserili derin bir nefes cekmis,
-ah sorma dayi sorma...bu otelin sahibide kayserilide ondan geciremedim demis
Siyaset
Kayserili'nin biri Ilahiyat okumak icin Misir'a
EL-Ezher üniversitesine gitmis. Yedi senelik okulu memleketine hasret
kaldigi icin alti sene sonra birakmak istemis. Hoca'si buna üzülmüs
ve ona demiski:
- "Oglum gel bir sene daha okuda Islam'da siyaseti ögren"Yok bizim Kayserili israr etmis, bana siyaset miyaset lazim degil demis.
Kayserili köyüne geldikten sonra Camiye gitmis ve hocanin vaazini
dinlemeye baslamis, duyduklari ögrendiklerinin tam tersiymis, hoca
kafirlerden dinsizlerden bahsediyormuski, bizim kayserili ayaga kalkmis
ve hocaya:
- "Hocam anlatdiklarinizin hepisi yanlis" demis. Bunun
üzerine hoca:
- "Aha kafirin teki'de bu" demis ve bütün cemaat
bizim kayserilinin üstüne yürümüs. Canini zor
kurtaran kayserili hemen Misir'a geri dönüp basindan gecenleri
hocasina anlatip son senesini okumus ve tekrar köyüne dönmüs.
Yine Cami'ye girmis ve ayni hoca'yi dinlemeye baslamis. Bir müddet
sonra ayaga kalkmis ve:
- "Hocam kusura bakmayin gecen sene cok büyük
bir hata yaptim, Misir'da hocam'la konustum, siz hakliymissiniz, hatta sizden bir kil koparan Cennete gidecekmis" deyince bütün cemaat ayaga kalkip hocanin üstüne yürümüsler
EL-Ezher üniversitesine gitmis. Yedi senelik okulu memleketine hasret
kaldigi icin alti sene sonra birakmak istemis. Hoca'si buna üzülmüs
ve ona demiski:
- "Oglum gel bir sene daha okuda Islam'da siyaseti ögren"Yok bizim Kayserili israr etmis, bana siyaset miyaset lazim degil demis.
Kayserili köyüne geldikten sonra Camiye gitmis ve hocanin vaazini
dinlemeye baslamis, duyduklari ögrendiklerinin tam tersiymis, hoca
kafirlerden dinsizlerden bahsediyormuski, bizim kayserili ayaga kalkmis
ve hocaya:
- "Hocam anlatdiklarinizin hepisi yanlis" demis. Bunun
üzerine hoca:
- "Aha kafirin teki'de bu" demis ve bütün cemaat
bizim kayserilinin üstüne yürümüs. Canini zor
kurtaran kayserili hemen Misir'a geri dönüp basindan gecenleri
hocasina anlatip son senesini okumus ve tekrar köyüne dönmüs.
Yine Cami'ye girmis ve ayni hoca'yi dinlemeye baslamis. Bir müddet
sonra ayaga kalkmis ve:
- "Hocam kusura bakmayin gecen sene cok büyük
bir hata yaptim, Misir'da hocam'la konustum, siz hakliymissiniz, hatta sizden bir kil koparan Cennete gidecekmis" deyince bütün cemaat ayaga kalkip hocanin üstüne yürümüsler
İşte böyle
adamın biri kayseri meydanında ayakkabı boyatıyormus ayakkabısı nı boyayan cocukla dalga gecmek istemiş
-kayserililer esseği boyayıp satarlarmıs olemi ? demiş
cocukta ole demiş yarı hidetli adam daha dalgalı bi şekilde nasıl yapıyorsunuz deyince boyacı cocuk elindeki fırcayı daha hızlı ayakkabıya sürterek
-işte böyle efendim demiş (bu olay yasanmıştır)
-kayserililer esseği boyayıp satarlarmıs olemi ? demiş
cocukta ole demiş yarı hidetli adam daha dalgalı bi şekilde nasıl yapıyorsunuz deyince boyacı cocuk elindeki fırcayı daha hızlı ayakkabıya sürterek
-işte böyle efendim demiş (bu olay yasanmıştır)
Yalan
Padisahin biri,
-'Bana yalan soyleyebilene bir kup dolusu altin verecegim!' demis. Yalancilar, hemen saraya kosusturup baslamislar yalana;
''Bir kus, aslani kapip yuvasina goturdu.''
''Bunun neresi yalan?.. Kus kartaldir, arslan da kuzu kadar minik bir yavru. Kapti mi goturur tabii!..''
''Komsu ulkede bir esegi kral yaptilar!..''
''Ulkenin krali, pencereden bakinirken tacini dusurmus. Tac da pencerenin altindaki esegin basina gecmis. Tac kimin kafasindaysa, kral odur tabii!..''
''Padisahim, ben gokyuzune bir ok attim. Alti ay sonra geri dondu!''
''Senin ok bir agacin ustune dusmustur.
Agac, sonbaharda yapraklarini dokunce, takilacak yer bulamayip yere inmistir.''
Boylece padisah, her yalana gercek bir bahane bulmus ve kimse padisaha bu yalandir dedirtememis.
Ama bir gun Kayserili gelmis;
''Padisahim, sen benim babamdan borc olarak bir kup dolusu altin almistin. Simdi geri almaya geldim. Yalandir dersen odulumu ver.
Yalan degil dersen borcunu ode!..''
-'Bana yalan soyleyebilene bir kup dolusu altin verecegim!' demis. Yalancilar, hemen saraya kosusturup baslamislar yalana;
''Bir kus, aslani kapip yuvasina goturdu.''
''Bunun neresi yalan?.. Kus kartaldir, arslan da kuzu kadar minik bir yavru. Kapti mi goturur tabii!..''
''Komsu ulkede bir esegi kral yaptilar!..''
''Ulkenin krali, pencereden bakinirken tacini dusurmus. Tac da pencerenin altindaki esegin basina gecmis. Tac kimin kafasindaysa, kral odur tabii!..''
''Padisahim, ben gokyuzune bir ok attim. Alti ay sonra geri dondu!''
''Senin ok bir agacin ustune dusmustur.
Agac, sonbaharda yapraklarini dokunce, takilacak yer bulamayip yere inmistir.''
Boylece padisah, her yalana gercek bir bahane bulmus ve kimse padisaha bu yalandir dedirtememis.
Ama bir gun Kayserili gelmis;
''Padisahim, sen benim babamdan borc olarak bir kup dolusu altin almistin. Simdi geri almaya geldim. Yalandir dersen odulumu ver.
Yalan degil dersen borcunu ode!..''
Baba Parası
Oglu, Kayserili babasindan para ister:
-"Baba 500 bin lira verir misin?"
Baba :
-"400 bin mi? Naapcan lan 300 bini. 200 bin neyine yetmiyor.. Al sana 100 bin yeter." der ve cikartip 50 bin lira verir.
Oglu piskin piskin guldu:
"Bana zaten 50 bin lira lazimdi " der.
Baba'nin yaniti :
-"Bak kerataya, sahte para vermesem kaziklayacakti beni..."
-"Baba 500 bin lira verir misin?"
Baba :
-"400 bin mi? Naapcan lan 300 bini. 200 bin neyine yetmiyor.. Al sana 100 bin yeter." der ve cikartip 50 bin lira verir.
Oglu piskin piskin guldu:
"Bana zaten 50 bin lira lazimdi " der.
Baba'nin yaniti :
-"Bak kerataya, sahte para vermesem kaziklayacakti beni..."
Kayserili Yüzü
Kayserili tras olacakti. Berber <<>> deyip döner koltugu gösterince koltugu cevirdi, sirti aynaya gelecek sekilde oturdu. Berber sasirdi:
- Beyefendi, neden ters oturdunuz?
Kayserili, telassiz:
- Sabah sabah, dedi, Gayserili yüzü görmek istemem de...
- Beyefendi, neden ters oturdunuz?
Kayserili, telassiz:
- Sabah sabah, dedi, Gayserili yüzü görmek istemem de...
58 laz 1 kayserili
bir uçakta 58 laz ile 1 kayserili yolculuk yapıyorlarmış kaptandan bir ses gelmiş uçaktaki ağır eşyaların hepsini atın yoksa düşecez bunun üzerine tüm ağır eşyalar atılmış. 10 dak sonra kaptan tekrar seslenmiş uçağın sağ kanadını koparmak zorundayız yoksa düşecez kanadıda koparmışlar. sonra kaptan tekrar seslenmiş sol kanadıda koparacaz. uçak kanatsız ilerlerken kaptan seslenmiş kusura bakmayın ama uçağın alt kısmını kesmezsek hepimiz ölecez tüm yolcular yukarıdaki tutacaklara tutunmuşlar ve alt kısım kesilmiş. yolculuk devam ederken kaptan bu son isteğim malesef kontrolü sağlayamıyoruz o yüzden içinizden 1 kişinin atlaması lzım der bunun üzerine 58 laz kayseriliye döner kayserili ise şöyle der başını sallayarak tamam tamam anladım ama hani alkış der laz larda alkışlar.
1 tane kalmış
Bilindiği gibi Kayserililer ticaretci bir ruha sahip insanlardır. Mal almak için istanbula giden bir kayserili çok güzel ve geniş hemde köşe başı bir dükkanı görünce burada çok güzel ticaret yapılır düşünceleriyle dükkanın içine gayri ihtiyari uzun uzun bakar.
Bunu gören dükkan sahibi:
-Ne bakıyorsun?
-Hiç burada ne satılıyor diye baktım.
-Eşşekbaşı
-Belli oluyor hepsi satılmış, bir tane kalmış.
Bunu gören dükkan sahibi:
-Ne bakıyorsun?
-Hiç burada ne satılıyor diye baktım.
-Eşşekbaşı
-Belli oluyor hepsi satılmış, bir tane kalmış.
Buradan girilir
Kayserili Tuhafiyeci dükkanindan geçimini saglayabiliyor, bir kösede üç bes kurus da biriktirebiliyordu.
Günün birinde sagindaki dükkan bosaldi, derken orasi da tuhafiyeci oldu. Sonra solunda bir tuhafiyeci daha... Rekabet basladi, isleri
kötüye gitti.
Ama sonunda bir çözüm yolu buldu :
Sagindaki komsusu, dükkaninin üzerine, gerçek ucuzluk burada yazdirmisti.
Solundaki, en büyük tuhafiye magazasi, yazili bir bez asmisti.
Bizimki,
ikisinin ortasina su yaziyi koydurdu :
Magazaya buradan girilir.
Günün birinde sagindaki dükkan bosaldi, derken orasi da tuhafiyeci oldu. Sonra solunda bir tuhafiyeci daha... Rekabet basladi, isleri
kötüye gitti.
Ama sonunda bir çözüm yolu buldu :
Sagindaki komsusu, dükkaninin üzerine, gerçek ucuzluk burada yazdirmisti.
Solundaki, en büyük tuhafiye magazasi, yazili bir bez asmisti.
Bizimki,
ikisinin ortasina su yaziyi koydurdu :
Magazaya buradan girilir.
Yakın lan
Anadoluda bir tren garinda Istanbul'a hareket etmek üzere Tren hazır beklemektedir.
Bizim elemanda is için geldigi bu şehir'den dönmek üzere trene biner ve kompartmanini bulur.
Içeride iki tane 45-50 yaslarinda adam ve birde 20 yaslarinda genç vardir.
-"Selamun Aleyküm" diyerek içeri girer.Içerdekiler;
-"Aleyküm Selam" derler.
Bizim eleman yerine oturur ve bir süre sonra tren hareket eder.Yolculugun basinda hiç kimse konusmamaktadir.Yalniz genç çocuk biraz sikintilidir.Orta yaslilardan birisi çocugun bu halini görür ve laf atar.
-"Hayrola genç senin bir derdin mi var?"
Çocuk dayanamaz baslar anlatmaya:
-"Ya abi ben Istanbul Üniversitesinde ögrenciyim.Yari yil tatili için köyüme geldim. Zavalli anam beni okutabilmek için kötü yola düsmüs. Kadini o halde görünce çok canim sikildi. Üzüldüm" der. Bu sefer soruyu soran adam çocugu teselli etmek için söze baslar.
-"Bak aslanim ananla iftihar et kadincagiz seni okutabilmek için nelere katlaniyor. Ben falanca yerin genel müdürüyüm. Anacigim beni okutabilmek için her gece pavyonlarda konsomatrislik yapardi. Üzülme" der.B u sefer öteki orta yasli adam lafa karisir.
-"Yavrum gördün iste analik hakki ödenmez. Beyefendi dogru söylüyor ben ki filanca sirketin patronuyum anam beni okutabilmek için her gece kendini satardi. Bosver" der.
Tabiki bizimkinin de konusmasi lazim. Elini cebine atar ve bir uzun Samsun paketi çikartir. Digerlerine ikram ederek söyle der:
-"Yakin lan ****pu cocuklari birer tane...."
Bizim elemanda is için geldigi bu şehir'den dönmek üzere trene biner ve kompartmanini bulur.
Içeride iki tane 45-50 yaslarinda adam ve birde 20 yaslarinda genç vardir.
-"Selamun Aleyküm" diyerek içeri girer.Içerdekiler;
-"Aleyküm Selam" derler.
Bizim eleman yerine oturur ve bir süre sonra tren hareket eder.Yolculugun basinda hiç kimse konusmamaktadir.Yalniz genç çocuk biraz sikintilidir.Orta yaslilardan birisi çocugun bu halini görür ve laf atar.
-"Hayrola genç senin bir derdin mi var?"
Çocuk dayanamaz baslar anlatmaya:
-"Ya abi ben Istanbul Üniversitesinde ögrenciyim.Yari yil tatili için köyüme geldim. Zavalli anam beni okutabilmek için kötü yola düsmüs. Kadini o halde görünce çok canim sikildi. Üzüldüm" der. Bu sefer soruyu soran adam çocugu teselli etmek için söze baslar.
-"Bak aslanim ananla iftihar et kadincagiz seni okutabilmek için nelere katlaniyor. Ben falanca yerin genel müdürüyüm. Anacigim beni okutabilmek için her gece pavyonlarda konsomatrislik yapardi. Üzülme" der.B u sefer öteki orta yasli adam lafa karisir.
-"Yavrum gördün iste analik hakki ödenmez. Beyefendi dogru söylüyor ben ki filanca sirketin patronuyum anam beni okutabilmek için her gece kendini satardi. Bosver" der.
Tabiki bizimkinin de konusmasi lazim. Elini cebine atar ve bir uzun Samsun paketi çikartir. Digerlerine ikram ederek söyle der:
-"Yakin lan ****pu cocuklari birer tane...."
mekruhmu gunahmi
bir gun bektasi bir toplukta oturuken birirleri sormus,
hocam biz ittalastik tuvalette sakiz cignemek mekruhmu gunahmi diye
bektasi cevap vermis
olum ne gunah nede mekruh ama seni o halade bir goren olursa bok yedigini sanar demis
hocam biz ittalastik tuvalette sakiz cignemek mekruhmu gunahmi diye
bektasi cevap vermis
olum ne gunah nede mekruh ama seni o halade bir goren olursa bok yedigini sanar demis
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)